5 Aralık 2011 Pazartesi

Sitcom'unu Çek, Muhteşem Ödülleri Kazanma Şansını Yakala!






Hürriyet Kampüs’ten bol ödüllü online sitcom yarışması: “2Faces Kısa Sitcom Yarışması” başladı!

Hürriyet Kampüs, üniversitelileri yılın en eğlenceli, bol ödüllü ve en yaratıcı yarışmasına davet ediyor. “Şu kampüs hayatı tam bi’film… Ve bunu sadece ‘çok çekenler’ bilir” sloganıyla yola çıkan 2Faces Kısa Sitcom Yarışması, bugüne kadar gerçekleşen kısa film yarışmalarından farklı olarak kampüs hayatının unutulmaz anlarının online anlatılacağı bir yarışma olarak hayata geçecek.

Dört bölümlük “2Faces Kısa Sitcom Yarışması”nın birinci bölüm konusu: “Kampüste 5 kuruşsuz olmana rağmen-5.000 kuruşluk yaşayabilmenin yolları”… Yarışmaya katılmak isteyen üniversite öğrencileri kendilerinin oynayıp yönetecekleri 120 saniyeyi geçmeyen “sitcom-durum komedilerini” gerçek kimlik bilgileri ile hurriyetkampus.com sitesine yükleyecekler. Yarışma dört bölümden oluşacak ve her bölümde jüri tarafından belirlenecek ilk 30 eser, hurriyetkampus.com’da yayınlanacak. En çok oyu alarak ilk 3 sıraya girenler çeşitli ödüller kazanacaklar ve dört bölüm sonunda yapılacak finallere katılarak muhteşem ödüller kazanma şansını da elde edecekler. Üniversite öğrencileri, 2Faces Kısa Sitcom Yarışması’nın ilk bölümüne 28 Kasım-18 Aralık tarihleri arasında başvurabilecekler. Yarışmacıların birden fazla eserle katılabilecekleri birinci bölümde ilk 30′a giremeyen yarışmacılar diğer bölümlere de katılabilecekler. Yarışmanın birinci etabının sonucu 3 Ocak 2012′de açıklanacak. Öğrenciler, yarışma ile ilgili tüm detaylara hurriyetkampus.com, facebook.com/hurriyetkampus sayfalarından ulaşabilirler.

Her etap için ödüller;  hepsiburada.com’dan birinciye 500 TL, ikinciye 300 TL ve üçüncüye de 150 TL’lik hediye çeki. Etap ödülleri yetmiyormuş gibi, bir de büyük finallerde ilk 3 yarışmacıya verilecek ‘dudak uçuğuna sebep’ hediyeleri var...

Yarışmaya katılmak ve muhteşem hediyelere sahip olmak için:
hurriyetkampus.com 
hurriyetkampus.com/kampusten-2faces-kisa-sitcom-yarismasi
hurriyetkampus.com/2faces

Bir bumads advertorial içeriğidir.

1 Aralık 2011 Perşembe

Süperstar Hem Kulağa Hem Göze Hitap Ediyor!







Müziğiyle büyüleyen Ajda Pekkan, modadaki başarısıyla da göz kamaştırmaya devam ediyor. Süperstar, bu kez Twist için hazırladığı 2011 Sonbahar/Kış Koleksiyonu ile karşımızda.

Bu özel koleksiyonun bir öncekinden farkı, internetten de satın alınabiliyor olması... Adından sıkça söz ettiren alışveriş sitesi 1V1Y.COM, Ajda Pekkan for Twist Sonbahar/Kış Koleksiyonu’nu internette modaseverlerle buluşturan tek adres olarak dikkatleri üzerine çekiyor.

1V1Y.COM, sadece Ajda Pekkan for Twist koleksiyonu ile değil, Koton, Hotiç, Derimod, Twist, Saat&Saat, Tekin Acar, Kiğılı, İpekyol, Desa, Diesel, Converse ve daha birçok ünlü markanın sezon ürünlerindeki cazip avantajlarıyla da öne çıkıyor. Ayrıca Türkiye’nin önde gelen stil editörlerince hazırlanmış, moda tutkunları için benzersiz bir rehber niteliğinde olan online dergiye de mag.1v1y.com’dan ulaşabilir, beğendiğiniz ürünleri tek bir tık’la satın alabilirsiniz.

Sınırlı sayıda üretilen Ajda Pekkan for Twist koleksiyonunun parçaları, bir öncekinden de çabuk tükeneceğe benziyor. Bu yüzden, fazla vakit kaybetmeden 1V1Y.COM’u ziyaret etmenizi öneririz.

Bir bumads advertorial içeriğidir.

22 Kasım 2011 Salı

Yeniçarşım.com ile Evden Çıkmadan Çarşıya Çıkıyoruz!



Ekim ayından bu yana yayında olan Yeniçarşım.com, alışkın olduğumuz e-ticaret sitelerinden oldukça farklı. Site şimdiden sloganı olan “Evden çıkmadan çarşıya çık” mottosunu fazlasıyla yerine getiriyor. Çünkü şimdiden Yeniçarşım.com’da yüzlerce mağaza var ve siz dilediğiniz ürünü bu mağazalar arasından seçerek kolaylıkla satın alabiliyorsunuz. Üstelik, internetten alışveriş yaparken en çok çekindiğimiz “güvenlik” engelini Hürriyet Güvenli Alışveriş Sistemi ile çözmüşler. Sistemi açıklayan video:

Yeniçarşım.com’un diğer alışveriş sitelerinden önemli farkları var. Platformun en belirgin karakteristiği olan alıcı ile satıcıyı bir araya getirme stratejisi, satıcıların (mağazaların) ticari kuruluş olması gibi akıllıca bir taktikle desteklenerek, son derece başarılı bir sistem getirilmiş durumda. Yeniçarşım.com’da satış yapan her mağaza, ticari unvana sahip, fatura kesen ve dolayısıyla garantili ürün satan mağazalar. Bu sayede aynı ürünü birden fazla mağaza arasından güvenle seçerek satın alabiliyorsunuz. Herhangi bir problemde “Hürriyet Güvenli Alışveriş Sistemi” ve Yeniçarşım’ın başarılı müşteri hizmetleri departmanı hizmetinizde.

www.yenicarsim.com'da 24 farklı kategoride onbinlerce ürün bulunuyor. Giyimden aksesuara, elektronikten beyaz eşyaya kadar aradığınız her şey Yeniçarşım.com’da.

Ayrıca, www.facebook.com/yenicarsim ve www.twitter.com/yenicarsim adreslerinden ise Yeniçarşım’ı takip edebilir, kampanya ve fırsatlardan haberdar olabilirsiniz.

Bir bumads advertorial içeriğidir.

17 Kasım 2011 Perşembe

Tavşan ve Kaplumbağa'nın Bumads Rövanşı



Artık hiçbir şey eskisi gibi değil; masallar bile… Ezeli rekabet iş dünyasında devam ediyor! Tavşan ve kaplumbağa bu kez “Bumads” rövanşında karşılaşıp, yeni ürünlerini daha iyi tanıtmak için kıyasıya bir yarışa koyulurlar. İkisi de başarıyı geleneksel medyanın yanı sıra sosyal medya reklamlarında arar. Kahramanlarımızdan biri ise Bumads’in sosyal medyadaki gücünü keşfetmiş, markasını bol bol konuşturmanın formülünü çoktan bulmuştur.

Hürriyet İnternet Grubu’nun sosyal medya reklam platformu Bumads için hazırlanan viral video, aslında bu yeni reklam modelini çok da güzel anlatıyor. Bumads, markaların binlerce Bumerang üyesi blog ve niş web sitesinde advertorial formatında, içerik tabanlı reklam yayınlayarak hedef kitlelerine kolayca ulaşmasını sağlıyor. Bu reklamlar blogların diğer içerikleri ile aynı alanlarda yer alıyor ve daha sonra site sahiplerinin sosyal medya hesaplarından da paylaşılarak yüksek erişim yaratıyor. Sosyal medyada paylaşılabilmesinin yanında içerik tabanlı olması sayesinde arama motorları tarafından da indekslenen reklamlar, olumlu bir SEO etkisi sağlıyor ve aylar boyunca erişilmeye devam ediyor.

Bumads ürün tanıtımlarının yanı sıra, kampanya duyuruları, sosyal sorumluluk projeleri, kurumsal mesajlar, marka ve kriz iletişimi gibi konularda da markaların hedefledikleri kitleye uygun web siteleri aracılığı ile ulaşmalarına rehberlik ediyor.

Bugüne kadar Ruffles, Sony, Adidas gibi bir çok önde gelen marka tarafından tercih edilen Bumads hakkında detaylı bilgi almak için http://www.bumads.com.tr web sitesini ziyaret edebilirsiniz.

Eğer bir blog ya da web sitesi sahibiyseniz, sitenizde Bumads içeriklerini yayınlayarak para kazanmak içinse http://bumerang.hurriyet.com.tr adresinden kolayca Bumerang'a üye olabilirsiniz!

Bir bumads advertorial içeriğidir.

24 Ekim 2011 Pazartesi

Van için Herkes Tek Yürek!



Van Depremi'ne duyarlılık gösteren ve zor durumda olan depremzedelere yardım elini uzatmak isteyen vatandaşlarımız için bir liste hazırladık. Aşağıdaki kanallardan dilediğinizi seçerek yardımlarınızı en kolay şekilde Van'a ulaştırabilirsiniz:

1. KIZILAY
2868'e tüm operatörlerden boş bir SMS göndererek Kızılay'a 5 TL bağışta bulunabilirsiniz.

Ayrıca havale yoluyla destek olmak isteyenler, tüm bankalardaki "Türk Kızılayı" hesaplarından bağış yapabilir. Ayni bağışlar Türk Kızılayı lojistik merkezleri ve şubeleri tarafından kabul edilecektir. Tüm Kızılay şubelerinin iletişim numaralarını buradan öğrenebilirsiniz.

2. AKUT
Tüm GSM operatörlerinden 2930'a göndereceğiniz AKUT yazan bir SMS ile AKUT'a 5 TL bağışta bulunabilirsiniz.

Kredi kartını kullanarak internet üzerinden bağış yapmak isteyen vatandaşlarımız CardFinans ya da diğer banka kartlarını kullanarak bağışta bulunabilirler.

Havale/EFT için Banka Hesap Numaraları;
T. İş Bankası - Gayrettepe Şubesi - TR14 0006 4000 0011 0800 6666 63
Finansbank - Gayrettepe Şubesi - TR92 0011 1000 0000 0001 9576 70
Garanti Bankası - Ortaklar Cad. Şubesi - TR26 0006 2000 3570 0000 0029 30

3. BAŞBAKANLIK YARDIM KAMPANYASI
Başbakanlık tarafından Van’da yaşanan deprem nedeniyle başlatılan yardım kampanyası çerçevesinde saptanan banka hesap numaralarına buradan ulaşabilirsiniz.

4. KARGO FİRMALARI
Yurtiçi Kargo, PTT Kargo, MNG Kargo ve Aras Kargo yardım gönderilerini ücretsiz olarak ihtiyaç sahiplerine ulaştırmaktadır.

5. HÜRRİYET EVLERİ
Deprem sonrası yaralarını sarmaya çalışan ve kış öncesinde evsiz kalan Van için Hürriyet Gazetesi de büyük bir seferberlik başlattı. Hürriyet, Van’da kış koşullarına dayanıklı, mutfak, banyo ve tuvaleti olan "Hürriyet Evleri" kuracak. Kızılay işbirliğinde başlatılan kampanya ile her biri 6 bin liraya kurulacak evler, evsiz kalan vatandaşlara sıcak bir yuva olacak.

Van Depremi - Hürriyet Gazetesi Bağış Hesapları
T. İş Bankası Mithatpaşa Şubesi
4228 - 0971947 / IBAN TR370006400000142280971947 
T.C. Ziraat Bankası Kızılay Şubesi
Hesap No 685-2868-5189 / IBAN TR060001000685000028685189
Garanti Bankası Kızılay Şubesi
Hesap adı: Van Depremi - Hürriyet
Şube: 082 Hesap No: 6294703 / IBAN TR72 0006 2000 0820 0006 2947 03

Yapacağınız ufak bir yardım zor durumdaki bir çok insanı hayata bağlayan bir umut olacaktır. Mesajımızın ulaştığı herkesi, deprem bölgesinde yardıma ihtiyacı olan vatandaşlarımıza yardım etmeye davet ediyoruz.


Bir bumads sosyal sorumluluk içeriğidir.

15 Ekim 2011 Cumartesi

Muhteşem Oyun Uncharted 3'e Türkiye'den Muhteşem Sesler Hayat Veriyor




Çıktığı günden bu yana satışı milyonları bulan ve geçtiğimiz ay yayınlanan beta sürümü ile meraklılarının yüzünü güldüren oyun efsanesi Uncharted 3: Drake’s Deception, multiplayer uyumlu ve Türkçe seslendirmeli olarak satışa çıkıyor.

Türkçe seslendirmeyi ise Türkiye televizyonlarının en ünlü isimleri üstlenmiş. Uncharted 3, bu yönü ile oyun zevkini ve eğlencesini bize daha yakın ve sıcak bir noktaya taşıyabilmiş. Bu ünlülerin kim olduklarına da kısaca göz atalım:

Multiplayer uyumlu oyunu, ünlü sanatçılar Türkçe olarak seslendiriyor: Ana karakter Nathan Drake’i, en son Muhteşem Yüzyıl’daki Pargalı Damat İbrahim Paşa rolü ile gönüllere taht kuran Okan Yalabık seslendiriyor. Drake’in en iyi dostu Victor Sullivon karakterini ise en son Behzat Ç. dizisindeki Şevket rolü ile ön plana çıkan Ege Aydan seslendiriyor. Serinin üçüncü oyununun esas kötü karakteri olan Katherine Marlowe’ye ise yılların tiyatro, sinema ve dizi oyuncusu Betül Arım sesiyle hayat veriyor. Oyundaki diğer karakterlere de yine ünlü dizi ve sinema oyuncuları ses veriyor. Chloe karakterini Dolunay Soysert, Elena’yı Ceyda Düvenci ve Cutter’ı da Hakan Vanlı seslendiriyor.

Oyunu satın almak için çıkmasını beklemeyen sıkı Uncharted hayranları, oyuna özel hediyelerin sahibi olma ayrıcalığını elde edecek. Ön sipariş verenlere Uncharted 3 not defteri, oyunu TeknoSA’dan ön sipariş vererek satın alanlara ise Uncharted 3 PlayStation 3 kaplaması, not defterinin yanında hediye ediliyor.

Özel Uncharted 3 hediyeleri kazanmak ve PlayStation ile ilgili en güncel haberler için https://www.facebook.com/PlaystationTr sayfasını takip edin!


Bir bumads advertorial içeriğidir.

4 Ekim 2011 Salı

Hürriyet Gazetesi'nden Unutulmayacak Bir Hediye!




Hürriyet Gazetesi'nden okurlarına doğum günü, sevgililer günü, yıl dönümü ve diğer tüm özel günler için unutamayacakları bir hediye fırsatı!

Doğduğunuz gün Türkiye'de ve dünyada neler olduğunu hiç merak ettiniz mi?

Hürriyet, ilk yayın tarihi 01.05.1948'den günümüze kadar olan tüm baskılarının birinci sayfalarını kullanımınıza sunuyor. Bu sayede aileniz ve sevdiklerinize, doğum günlerine ait sayfayı armağan ederek bu özel günleri unutulmaz kılabilirsiniz. Ya da dilerseniz kendi doğduğunuz güne ait gazetenin ilk sayfasını sipariş edip saklamanız mümkün. Ayrıca Türkiye ve dünya tarihine damgasını vurmuş bilimsel ve kültürel olayların manşetlerde yer aldığı gazete sayfalarına da sahip olabilirsiniz! Örneğin "İnsanoğlunun aya ilk defa ayak bastığı gün" ya da "Nobel ödülü alan ilk Türk!"

Size özel Hürriyet'inizi, orijinal gazete kağıdına baskılı olarak farklı ebatlarda seçebilirsiniz. Ayrıca ister karton tüp içerisinde, ister özel kutuda, isterseniz de oldukça şık bir ahşap çerçeve içerisinde sipariş verebilirsiniz.

Bunun için tek yapmanız gereken http://satis.hurriyet.com.tr adresini ziyaret ederek istediğiniz tarihi belirtmeniz!


Bir bumads advertorial içeriğidir.

23 Eylül 2011 Cuma

1 Milyon Çocuk Burada!





Türkiye’nin en çok tercih edilen çocuk ve gençlik portalı Tipeez.com, iki yıldan kısa bir zamanda 1.000.000 üyeye ulaştı!

Her hafta birbirinden çeşitli aktiviteleri ve eğlenceli sürprizleriyle dijital neslin nabzını tutan Tipeez, hem 18 yaş altı çocuk ve gençlerin, hem de ebeveynlerin ilk tercihi olmayı sürdürüyor. Üyelerinin yaratıcılıklarını ve ifade yeteneklerini geliştirmeye yönelik ödüllü yarışmaları, eğlenceli oyunları sayesinde portal, kısa sürede tam 1.000.000 çocuğun uğrak yeri haline geldi. Gece 22:00’de kapanan sohbet odaları, deneyimli moderasyon ekibi, ebeveyne kontrol yetkisi sağlayan özel sistemi, kaba ve müstehcen konuşmalara izin vermeyen patentli programıyla Tipeez.com’da, birbirinden farklı birçok güvenlik önlemi mevcut.

Çocuk ve gençlere, özenle tasarlanmış güvenli bir ortamda bilinçli internet kullanımı tecrübesi yaşatan portalda sürekli güncel haberlerin yayınlandığı bir haber kanalı da mevcut. Bu haber kanalı aracılığıyla Tipeez, üyelerine haber okuma alışkanlığı kazandırmakla kalmıyor, aynı zamanda gündemdeki gelişmeleri yorumlamaya ve sorgulamaya da teşvik ediyor.

Siz de geç kalmadan Tipeez Dünyası’nı keşfetmek için tıklayın!


Bir bumads advertorial içeriğidir.

15 Eylül 2011 Perşembe

Türkiye'nin İlk Sony Tableti Senin Olsun!




İlk tabletini piyasaya sürmeye hazırlanan Sony; çok geniş uygulama yelpazesine ve PlayStation® sertifikasına sahip olan bu ürünüyle çok konuşulacağa benziyor. Tableti Türkiye’de 1 Ekim’de satışa sunacak olan Sony, “İlk Sony Tablet Kimin?” yarışmasıyla çıkış tarihinden önce tablet tutkunlarına bu muhteşem tabletin sahibi olma şansı veriyor!

http://www.facebook.com/SonyTR adresindeki Sony Türkiye Facebook hayran sayfasında gerçekleşen yarışmada, en çok soruyu en kısa sürede bilenler kazanıyor. 3 hafta sürecek yarışmada her hafta 1 Sony Tablet hediye ediliyor. Bilgili ve hızlı 3 yarışmacı bu teknoloji harikası cihaza Türkiye’de herkesten önce sahip olma şansı yakalıyor. Türkiye’de Sony Tablet S’e sahip olan ilk kişi olmak için tek yapmanız gereken; linke tıklamak ve en hızlı şekilde soruları cevaplamak.


Bir bumads advertorial içeriğidir.

24 Ağustos 2011 Çarşamba

Alo! Facebook'tan Arıyorum…



Dünyada ve Türkiye’de bir ilki gerçekleştiren Rocco ve Turkcell, Facebook’ta cep telefonu üzerinden iletişimi başlattı. Rocco Sıkısakız için Turkcell altyapısı ile hazırlanan “Facebook’tan cep telefonu ile arama yapma servisi”ne sadece telefon numaranızı vererek dahil olabiliyorsunuz. Linke tıklayıp http://www.facebook.com/roccoloji kaydınızı tamamladıktan sonra uygulamaya kayıt olan herkesle Rocco’nun hediye ettiği 30 dakikayı kullanarak konuşabiliyorsunuz. Nasıl mı? İşte videosu...

Üyelerin telefon numaraları görünmediği için hem eğlenceli hem de çok güvenli olan Rocconnect Tıkla Konuş ile bedava konuşmak için Turkcell abonesi olmanız ve bir Facebook hesabınızın olması yeterli.


Bir bumads advertorial içeriğidir.

11 Ağustos 2011 Perşembe

Ruffles'ın Kazandıran En Kestirme Oyunu Bu Sitede Başlıyor



Dijital dünyada ilklere imza atmaktan sıkılmayan Ruffles, yine Türkiye’de ilk olan bir kurguya imza atmış. Eğlenceli bir ev partisi ile başlayan hikayede tanıştığımız güzel bir kızı elde tutmak için oldukça yoğun çaba harcıyoruz. Hikayeye dahil olmak için videoyu izlemeniz yeterli…

Özellikle Esra ve Ceyda kardeşler ile olan sahneler ve sürpriz sonu oldukça dikkat çekici olan kampanyada cep telefonu numaranızı verdiğiniz anda bedava 60 dakika ve 100 mb internet kazanılabiliyor. Esra ve Ceyda’nın aradığı numarayı her geri arayışınızda ise farklı bir sohbet sizi karşılıyor.

Oyunun en büyük özelliği ise tek bir mecrada değil birden çok mecrada birden oyunun oynanabilmesi! Nasıl bir hikaye seçeceğiniz ise size kalmış!

Benden de size bir kolaylık: Oyuna en kestirmeden bu linkten ulaşabilirsiniz: http://apps.facebook.com/enkestirmeruffles/


Bir bumads advertorial içeriğidir.

10 Ağustos 2011 Çarşamba

Site Haritası sorunu

Site haritamızda sorun oluştu. Acaba bilgisi olan var mı? Varsa lütfen yardımcı olsun. sefaa_ozsoy@hotmail.com

21 Temmuz 2011 Perşembe

Autodesk Öğrenci

Autodesk biz öğrencilere gayet güzel bir fırsat sunuyor. Autodesk student adlı siteye üye olup bilgileri doldurarak tüm programlara lisanslı olarak sahip olabiliyoruz. Tabiki de ufak tefek bir kısıtlamayla ama en azından korsan kullanmamış oluruz. Oldukça geniş bir sektöre sahip olan Autodesk tüm programlara erişim izni veriyor. Mimarlar, mühendisler, web tasarımcıları, sinema,animasyon ve daha fazlası için çok güzel bir uygulama.

20 Temmuz 2011 Çarşamba

“Türkiye’nin teknoloji ekranı” TeknoTV yayında!
















Content on this page requires a newer version of Adobe Flash Player.



Get Adobe Flash player






Teknolojiyi her yönüyle, enine boyuna işleyen video kanalı TeknoTV, Hürriyet WebTV çatısı altında yayın hayatına başladı.

“Türkiye’nin teknoloji ekranı” sloganıyla yola çıkan bu kanalda, siz internet kullanıcıları için günlük hayatta oldukça fayda sağlayacak teknolojik püf noktaları yer alıyor. Ayrıca, merakla beklediğiniz en yeni ürünlerin özel tanıtımları ve satın alma rehberleri PCnet Yayın Yönetmeni Erdal Kaplanseren ve Çağla Pınar Tunçel’in sunuculuğunda yayımlanıyor.

webtv.hurriyet.com.tr/teknotv adresinden ulaşabileceğiniz TeknoTV, her hafta onlarca video ile zenginleşerek yeni içerikler sunmaya devam ediyor.

Örneğin, son dönemin en popüler ürünlerinden olan 3 boyutlu televizyonlarla ilgileniyorsanız, bu incelemeyi mutlaka izleyin! 3D teknoloji hakkında bilmeniz gereken temel bilgileri ve 3D TV satın alırken nelere dikkat etmeniz gerektiğini Erdal Kaplanseren anlatıyor:


Bir bumads advertorial içeriğidir.

6 Temmuz 2011 Çarşamba

Sizi ilgilendiren haberleri kaçırmayın !




Gündemde merakla takip ettiğiniz bir konuda gelişmeler oldu mu? Beklediğiniz film ne zaman gösterime girecek? En sevdiğiniz sanatçının yakında bir konseri var mı? Peki takip ettiğiniz ünlüler nerede, ne yapıyorlar? 

Böyle soruların cevabını merak ediyorsanız, hurriyet.com.tr'nin ücretsiz bir hizmeti olan Mind sizin için çok faydalı olabilir. Mind, önemsediğiniz konularla ilgili hiç bir haberi kaçırmamanızı sağlayacak. Merak ettiğiniz konularda yayınlanan haberler size e-posta aracılığıyla bildirilecek.

Peki Mind nasıl çalışıyor? Mind websitesine girerek (http://mind.hurriyet.com.tr) kaydolun ve takip etmek istediğiniz konuların listesini oluşturun. Örneğin: "Kraliyet Düğünü", "Wikileaks Skandalı", "Nuri Bilge Ceylan" ve "Tarkan". Artık bu konularla ilgili yayınlanan haberlerden, tercih ettiğiniz sıklıkta gönderilecek e-postalar sayesinde haberdar olacaksınız.

Eğer bir haber yayınlanır yayınlanmaz haberdar olmak isterseniz, Mind'ın masaüstü uygulamasını da yükleyebilirsiniz. Ayrıca dilediğiniz zaman Mind websitesinden, takip ettiğiniz konularla ilgili geçmişte yayınlanan haber başlıklarına ulaşabilir ve bunları haber arşivinize ekleyebilirsiniz. 

Mind, ilgilendiğiniz haberlere ulaşmanın en kolay yoludur. Siz de tıklayarak takip listenizi oluşturmaya başlayabilirsiniz...


Bir bumads advertorial içeriğidir.

31 Mayıs 2011 Salı

Siyaset Kavramı Üzerine Kişisel düşünceler

Ülkemizdeki 3 ana siyasi pari var şuanda. Mitingler, bilboard ve tv reklamları ile aşırı dolu olan şu günlerde bende kendi düşüncelerimi yazmak istedim bu partilerle ilgili.

MHP : Valla aslında sempati duyduğum bir parti. Çevremde ve yakın akrabalarımda da mhp taraftarı çok kişi var. Ama geçmişte gördüğüm üzere partinin pek bir yapıcılığı yok benim gözümde. Siyasi liderlerinin günümüz şartlarına ve insanlarına uygun olmadığını düşünüyorum. Gerek konuşma gerek icraat bakımından başarılı bulmuyorum. Artı yapacaklarını iddia ettikleri projeleri tam anlamıyla uygulanabilir görmüyorum. Çünkü sadece projenin adı var, nasıl olacağı ya da ne ile yapılacağı hakkında pek bir bilgi yok. İktidar olsalar güç gösterisi ve içi boş söylemlerden daha fazlasını yapacaklarına inanmıyorum. Çok sert mizaçlı bir görünüşleri var ama yaptırımda zayıflar, kendilerini tanıtmada ve insanlara yakınlaşmada yetersizler.

CHP : Şuan ki chpde hiçbir gerçekçi ve doğru bir şahıs göremiyorum; ki mümkün olduğunca tüm üyelerini tarafsızca dinlemeye çalışıyorum. Tamamen akp üstüne çamur atma politikası uygulamaktalar. Her girdikleri mekana göre hareket ediyorlar, bir dediklerini diğerini tutmuyor. Genel başkanları zaten ayrı bir dava ya. Adam referandumda HAYIR diye bas bas bağırdı, sonra oy kullanamadı. Bu olaydan kaç gün önce gazetelerde adres bildiriminde sorun olduğu yazmıştı ama sayın genel başkan pek umursamamıştı. Yani şahsen chp ye oy verecek olsam şu olaydan sonra fikrim değişirdi. Ama chpye oy veren sabit fikirli yüzde 20 küsür zihniyet hep oy verecektir. Niye? Çünkü insanlar takım tutar gibi parti tutuyorlar, ne yaparsan yap aynılar. Chpnin başına kim gelirse gelsin, siyasetten anlamayan köylü gelsin yine yüzde yirmi oyunu alır. Her şeye bir eleştiri getirirler, belediye üstgeçit yapar, yol yapar hep bunları yapıyorlar başka bir şey yapmıyorlar derler. Park yapar yine aynı muhabbet. Sigara yasağı getirilir, normalde desteklerler ama akp yaptığı için karşı çıkarlar. Ssk dolandırılır kabul etmezler. Eskiden tüm yargı kendi adamlarıyla doludur, şimdi halk seçsin artık denince küplere binerler çünkü ellerinden gidiyor o yerler. Ergenekona arka çıkarlar, niye? Çünkü akp çıkardı bunu diye. Yeri gelir darbeyi savunurlar, şakşakçılık yaparlar, sonrada biz yapmadık derler. Yapacak bir şey yok, bunlar böyle insanlar. Hala oy verenlerde neden verir bilinmez.. İşsize en az 600 lira. Tamamda günde kaç saat çalışan işçi zaten kaç para alıyor ? Adama verirsen 600 lira, adam çalışmaz ki. İşsizlik artar böylelikle. Onu geçtim bu 600 lirayı dağıtmak bu kadar kolay mı? Monopoly oynamıyorsun, ülke yöneteceksin. Onu da geçtim geçenlerde siyaset meydanında Chp genel başkanı vardı, türban konuşuluyordu. Nasıl halledeceksiniz türbanı, projeniz vardı bu konuyla diye soruldu. Cevap aynen şu : Chp duruşuyla türbanı çözmüştür, biz çözdük dedi adam ya. Yuh dedim, biz sanki bu ülkede yaşamıyoruz, görmüyoruz olup bitenleri…

AKP : Çok söylenti dolaşmakta şu günlerde, yolsuzluklar falan ama adamlar gerçekten çok şey yaptı pozitif olarak ta, bunu kabul etmek lazım. Melek olarak görmüyorum kimseyi ama şahsen benim ve ailemin yaşam standartlarının yükseldiğini görüyorum son 8 yılda. 23 yaşında biri olarak akp öncesi dönemi gayet net hatırlıyorum. Belki çocuktum ama yine de yaşam şatlarını biliyorum, dış politikamızı, kriz dönemini, enflasyonu, okullardaki sorunları, para sıkıntılarını, ülkemizin itibarını, eczane ve hastane çilelerini, bağlılıklarımızı, imf yi, kısaca bu yarz olumsuzlukları. Ama şimdi durup tarafsız bakmak lazım. Ben bir partiye körü körüne bağlanan biri değilim, çünkü ne zaman konuşsam öyle sanıyorlar. Ama sırf adamların hayat tarzı sizinkiyle aynı değil diye ya da buna benzer sebeplerle insanları aşağılayıp iftira atmayın, yapılan güzel şeyleri de görmemezlikten gelmeyin. Başbakan ne yapsa suç bazıları için. Sizin görüşünüzden biri bunları yapamadı diye bir insana böyle davranmak doğru mu? Ülkenin yollarına bakın, okullara bakın, sağlık sektörüne bakın, ülke itibarına, komşularla ilişkilere bakın, maaşlarınıza yapılan zamlara bakın, hayat şartlarınıza bakın, eğer diyorsanız ki bunlardan biri eskisinden daha kötü diyecek bir şeyim yok ama insanların hakkını yemeyin. Her şeyi beğenin demiyorum, demeye hakkımda yok , kendi beğenmediğim yönleri ve yaptıkları da var ama olumlu taraf çok daha ağır basmakta. Benim istediğim evrensel doğruları görmeniz.

Hiçbir chp li desteklemeyecek ama akp en Atatürkçü parti bana göre. .

11 Mayıs 2011 Çarşamba

Toplumsal Meseleler 2 : Forum Kavgaları

Günümüzde yüzlerce forum tarzında site var. Her türlü bilgiyi öğrenebildiğimiz ve hemen hemen her alanda yapılmış olan bu sitelerde yaşadığın bir problemi belirterek diğer üyelerden yardım isteyebildiğin gibi, o konuyla ilgili kendi fikrini belirtmen de mümkün. Bu sayede web ortamında aradığımız çoğu şeyi bulabiliyoruz.
Fakat bu günlerde sürekli yorum yapmaya imkan veren siteleri gezen biri olarak değişik ve ilginç bir şeyin farkına varıyorum. Artık açılan konu başlığından çok insanlar birbirlerine laf sokma ya da yanlış bilgi verme eğilimine merak salmışlar. Özellikle yapılan bu laf sokmalar ve yanlış cevaplar eskiden de vardı fakat o kadar azdı ki site tarafından hemen düzeltiyordu, üye olan kişi de üyelikten çıkarılıyordu.
Şu suralar aldı başını gidiyor. Yani sitelerde aradığın bilgiye ulaşmak mümkün değil. Herkes asabi ve piskopat gibi cevaplar veriyor. Bir film izleyecek oluyosun, yorumlara bakıyım diyorum, 100 tane yorumda siyasi polemik mi ararsın, üyeler arasında hakaretlere varan laflar mı ararsın.. Hepsinden bolca var lakin film hakkında birkaç yorum zor buluyorum, 100 yorum arasında ara dur atık. Onu geçtim artık bir şeye yorum yapmaktanda korkar oldum çünkü bana bilgilendirici bir cevap mı glecek yoksa hakaret mi endişe duyuyorum. Gerçekten ilginç bir olay. Doğal olarak bazen bende bu tartışma tarzı olayların içinde buluyorum kendimi. O kadar saçma şeyler yzaılıyor ki cevap verme ihtiyacımı dizginlemek için epey uğraşıyorum. Umarım eski haline döner en kısa zamanda insanlar..

26 Nisan 2011 Salı

Toplumsal Meseleler 1 : Ptt Olayı

Toplumsal Meseleler 1 : Ptt
Ne zaman Ptt şubelerinin önünden geçsem bir kalabalık almış başını gidiyor bir şekilde görüyorum. Neden diye merak ederdim. Sonra faturaların yatırıldığı , paraların çekildiği bir mekan olmuş meğer, hem de diğer alternatiflerine göre çok daha az masraf alıyormuş. Tamam eyvallah, gayet güzel bir şey. Ama o sırayı beklemek ölüm ya. Sadece sıra olsa iyi, içerde yaşanılan garip durumlarda cabası.
Bir kere fatura yatırayım dedim, Konya Selçuklu Bosna Hersek mahallesindeki- bizim evin hemen dibi- Ptt şubesine gittim. Zaten küçücük mekan, içeri tıklım tıklım dolu her zamanki gibi. Koskoca Bosna mahallesinin en yoğun yerinde küçük Ptt mi olur ya. 2 tane kişi var çalışan olarak, 2 tane de bölme. Bir tanesi işler durumda, tek sıra var yani:) Diğeri de sadece kargo tarzı şeyleri kabul ediyor, ki milyonda bir biri geliyor kargo içinde. Kargoyla geliyor adam, o kadar sıranın yanından geçiyor, veriyor kargosunu gidiyor. Sonra orada duran yetkili taburesini arkadaşının yanına çekip milleti izliyor.
Hadi tamam bunlar her yerde olabilen şeyler. Geçen gün bir arkadaşa para yatırılmış Ptt' ye. Gittik çekmeye. Bayağı bir sıra bekledik. Kapanmasına da az kaldı. Şimdi bahsettiğim Ptt kampüsteki, Diğerinden daha dar. 5 kişiden sonrası dışarıda bekliyor sırayı, almıyor çünkü. Ve bahsettiğim kampüste 100 bine yakın öğrenci okumakta.. Neyse beklerken içeriden adam bağırdı arkadaşlar para bitti boşuna beklemeyin ??! Şaka yapıyordur dedim ya, ama millet harbi harbi ayrılıp gitmeye başladı. Böyle kaldım ya. Durum bu arkadaş...

25 Nisan 2011 Pazartesi

Fetih 1453 Film Projesi- Faruk Aksoy Röportajı


Fetih 1453 Film Projesi- Faruk Aksoy Röportajı
Recep İvedik’ serisi ile son yılların en çok gişe hasılatı yakalayan yapımcılarından biri olan Faruk Aksoy, şimdilerde ‘Fetih 1453’ filmi için kolları sıvamış durumda. İstanbul’un fethini beyaz perdeye aktaran ünlü yapımcı ile son günlerin en çok tartışılan dizisi ‘Muhteşem Yüzyıl’ı, kendi projesini ve sinema dünyasını konuştuk.

AÇIK SAÇIK SAHNE YOK

Siz Fatih’in hayatını ele alırken nelere dikkat ettiniz?
Tabii ki çok büyük hassasiyet gösterdim. Fatih Sultan Mehmet, peygamberimizin müjdelediği bir komutandır. Bu durum ona Osmanlı padişahı olmaktan ziyade büyük bir manevi kimlik kazandırıyor. Şimdi böyle bir şahsiyetin haremini ve orada yaşananları anlatmaya kalkmanın hiçbir anlamı yok. Biz onun İstanbul’un fethini nasıl planladığını, bunu yaparken nasıl zorluklarla karşılaştığını konuşalım. Tabii ki aşksız bir drama olmaz. Biz de filme aşk kattık. Ama bunu Fatih’te değil de Ulubatlı Hasan ile Urban Usta’nın kızı Era arasında yarattık. Orada da hassas davranarak herhangi bir açık saçık sahne ile oluşturmadık.

Steven Spielberg’ün de İstanbul’un fethini film yapmak istediği ve Fatih’i de Tom Cruise’a oynatacağı iddiasıyla ilgili ne söyleyeceksiniz?
Bu haber asparagasın ağa babasıdır. Merak eden araştırıp gerçeği öğrenebilir. ‘imdb.com’ diye dünyaca ünlü bir internet sitesi var. Öyle bir durum olsa, bu site yazar. Spielberg’ün 2013’e kadar böyle bir projesi yok. Keza Tom Cruise’un da... Dizinin ve bu haberin yayınlandığı kanalın aynı olması bence diziye gelen eleştirilerin azaltılmak istendiğini gösteriyor.

TOM CRUISE 50 YAŞINDA

Diyelim Spielberg bu bir filmi çekti, Cruise’u da oynattı. Nasıl olur sizce?
Steven Spielberg sonuçta bir yabancı... Bizim hassasiyetimizi göstermesi ve tarihi geçmişe önem vermesi mümkün değil. O kafasında kurduğu, hayal ettiği neyse filme ancak onu yansıtabilir. İstediğin kadar para harca, istediğin kadar ünlü isimleri oynat.

Her şey para değil ki. 100-150 milyon dolar harcanıp çöpe atılan Amerikan filmleri var. Ruh olmadıktan sonra neye yarar ki? Bir futbol takımınız var, transfer için milyonlarca dolar harcamışsınız ama son sıralarda can çekişiyor. Aynı benim tuttuğum takım olan Fenerbahçe’nin şu anki durumu gibi... Ruh yok. Bu iş benim Kızılderili filmi çekmeme benziyor. 21 yaşındaki bir padişahı 50 yaşındaki Tom Cruise oynar mı? Steven Spielberg o kadar salak değildir heralde diye düşünüyorum.

FATİH’İN GEMİLERİNİN AYNISINI İNŞA ETTİRİYORUZ

Sizin çektiğiniz ‘Fetih 1453’ şu anda hangi aşamada?
Filmin 100 dakikalık kısmının görsel ve ses efektleri yapıldı. Mayıs’ta da fetih sahnesi çekilecek. Film inşallah 2012 Şubat sonunda Türkiye, Ortadoğu ve Avrupa’da eş zamanlı gösterime girecek.

Büyük önem taşıyan fetih sahnesi nerede çekilecek?
İstanbul’da yaklaşık 2 bine yakın figüranla çekeceğiz.

İTALYAN DANIŞMAN

Filmin en zor sahnelerinden olan gemileri karadan yürütme olayını nasıl yapacaksınız?
Savaş sahnelerinden sonra en zor olanı o sahne... Fatih’in kadırgalarıyla bire bir boyutta iki gemi yaptırıyoruz. Bunlardan biri şu an bitmek üzere, diğeri de birkaç ay sonra bitecek. Diğer 70’e yakın gemiyi ise görsel olarak bilgisayar teknolojisiyle oluşturacağız

Filmin senaryosunu oluştururken kaç tarihçi ile çalıştınız?
Bütün eleştirilerin karşısında duracak olan danışmanımız; İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü Başkanı Prof. Feridun Emecan’dır. Onun haricinde Topkapı Sarayı’nın eski müdür yardımcısı bize kıyafet ve silah gibi aksesuvarlar konusunda danışmanlık yaptı. Filmimize ayrıca Boğaziçi Üniversitesi’nden bir profesör Bizans İmparatorluğu konusunda danışmanlık yaptı. İtalyan bir mimar da Bizans mimarisi alanında danışman olarak senaryoya çok önemli katkılarda bulundu.

EN UYGUNU BLOOM

Siz Faruk Aksoy değil de Faruk Spielberg olsanız ve yüzlerce milyon dolarlık bütçeniz olsa Fatih Sultan Mehmet rolü için kimi oynatırdınız?
Bence Orlando Bloom, Fatih Sultan Mehmet olabilir. Keira Knightley ise Fatih Sultan Mehmet’in çocuğunun, yani II. Bayezid’in annesi Gülbahar Hatun’u oynayabilir.

Sizi en çok şaşırtan filmler ve filmleriniz hangileriydi?
‘Büyü’ kendi dönemine göre o tarzda en çok izlenen filmdi. Ama olumsuz bir olay nedeniyle kötü bir hikayesi vardı. O nedenle insanlar ürktü ve bu filme gitmedi diye düşünüyorum. ‘Recep İvedik’in bu kadar fenomen haline geleceğini hiç düşünmedim. Sinemada fragmanları dönmeye başladığında seyircinin tepkisini gördüm ve işte o zaman “Bu film patlayacak” dedim ve haklı çıktım.

(alıntıdır)Sabah - Günaydın - Ömer Öngün

Reklam dediğin böyle olur:)

Banu Alkan resitali:)

Kişisel Meseleler

  Bazen hiçbir şey yokken de her şey üstüne gelir ya, öyleyim işte şu sıralar. Beni en çok mutlu eden şeyleri yapmaya çalışıyorum ama bir türlü bu dertten kurtulamıyorum. Sebebini de çözemiyorum o kadar düşünmeme rağmen. Aslında bu ruh haline girecek büyük bir derdimde yok. Belkide bir derdimin olmaması bu çıkmaza sokuyor beni.
   Düşünüyorum, düşünüyorum, hayatımdaki tüm ufak tefek sorunları irdeliyorum ama hangisi benim canımı sıkıyor bulamıyorum. Büyük ihtimalle hiçbiri zaten. Günümüzde herkesin yaşadığı bir sorun bence benimkisi. Ama farkına varma süreci değişmekte insandan insana. Hayatımızın tekdüzeleşmesi, aynı şeyi binlerce kez yapmanın verdiği iğrenç duygunun yavaş yavaş bizi boğması bu hale gelmemizdeki en büyük etken. Farklılıklara yönelmeye çalışmakta bir yerden sonra  pek farketmiyor. Herşey bir anda sıkıveriyor, en azından bende durum böyle. En sevdiğim şeylerden biri film izlemek. Bayadır böyle. Oturup aralıksız 7-8 film izlediğimi bilirim ya. Ama şimdi kendimi filme veriyim diyorum olmuyor, ilk filmin yarısında bişeyler oluyor, kopuyorum filmden- en izlenesi bir film olsa dahi- içiden bir istek gelmiyor filme devam etmem için. Ben genelledim konuyu, herkesin sorunu falan diye. Belkide kendimi kandırıyorumdur bilmiyorum valla. En azından arada gidiyor bu ruh hali. Normalde aşırı derecede eğlenceli biriyimdir, herkesle aram iyidir, bu hallere düşecek zor düşecek bir kişiliğim var. Cidden öyle...
  Gelip geçici bişeydir belki diyorumda yapıştı kaldı üzerime. Artık çevremdekilere karşı huysuz olabiliyorum sanki, olumsuzluğumu yansıtıyorum galiba. Gerçekten sinir bozucu bir durum. Fazla kafaya takmamaya çalışıyorum elimden geldiğince. Bakalım zaman ne gösterecek..

24 Nisan 2011 Pazar


Yurdumun Güzellikleri : Konya Beyşehir

Doğasıyla, gölüyle, tarihi yapılarıyla gerçekten gezilmeye değer bir yer Beyşehir


Tarihi Eşrefoğlu Camii


Eşrefoğlu Camiinin içine bir bakış


Tarihi Yapılar


Beyşehir gölü


Beyşehir köprüsü

23 Nisan 2011 Cumartesi

Kelimeleri Değiştir, Dünya Değişsin..

...Kelimeler...

Film hataları : ( Speed ) Hız Tuzağı

İşte Hız tuzağı filminden birkaç çekim hatası.





(alıntı)

Film Kritiği : The Prestige



                                                                        Sefa Özsoy


The Prestige (Prestij)
??Dikkatli Bakıyor Musunuz??
''1. perdenin adı yemin: sihirbaz seyirciye sıradan bir nesne gösterir.
2. perdenin adı dönüşüm: sihirbaz bu sıradan nesneyi
olağanüstü bir hileye dönüştürür.
Ve en önemlisi 3. perde: Prestij: sihirbazın daha önce görülmemiş, şok edici,
dahiyane, inanılmaz bir sonla gösterisini bitirmesi.''
Eski meşhur ve yetenekli sihirbaz Michael Caine (Cutter) bu
 cümleleriyle başlatıyor filmi.
Christian Bale (Alfred Borden) ve Hugh Jackman (Rupert Angier) iki
 genç sihirbaz ve arkadaştır.
Birgün asistanlarının talihsiz ölümü sonucu yolları ayrılır
 ve ayrı ayrı çalışmaya başlarlar. İkiside yetenekli ve oldukça azimlidirler.
 Aynı meslekle uğraşıp ayrı çalışmalrarın tepkisi önce ufak sürtüşmelerle başlar.
 Fakat gitgide alevlenen içlerindeki hırs, daha iyi olma duygusu yüzünden
her fırsatta birbirlerine zarar vermeye başlarlar. Aynı zamanda hem yeni
 numaralar ve sihirlerleinsanları daha çok etkilemenin peşindedirler, hem de 
birbirlerinin numaralarının sırlarını keşfetmek için akıl almaz hilelere
 başvurmaktadırlar. Bu ikilinin mücadelesi oldukça tehlikeli boyutlara
ulaşmakta ve tüm amaçları haline gelmektedir.
Memento, Insomnia, Batman Begins filmleriyle yaratıcılığını,
yeteneğini, zekasını kanıtlayan ve kısa zamanda hatırı sayılır hayran
 kitesine sahip olan yönetmen Christopher Nolan yine mükemmel biriş çıkarıyor. 
Film boyunca seyirciye 'dikkatli bakıyor musunuz' sorusunu farkettirmeden
 yöneltiyor; izleyenleri 19. yy Londra'sına, hırsın, aşkın,
entrikaların ve bilimsel kargaşanın ortasında geçen  bir hikayenin ortasına 
bırakıyor ve gerçektende gerek görsellik, gerek oyunculuklar gerekse kurgu
bakımından ince ince işlenmiş bir şölene davet ediyor yönetmen.
İnsanın doğasında hırs ve bencilliğin hep bir yerlerde durduğunu 
ve kontrolden çıkınca bize neler yaptırabileceğini görüyoruz.
 Saplantı haline gelen 'rakibinden daha iyi olma, daha yeni ve ilgi 
çekici şeyler üretebilme' konusu yüzünden herşeye başvuruyor
 insan,aynı günümüzde olduğu gibi. Filme sihirle gerçek arasındaki ince 
çizgide güzel işlenmiş. Hangisi bizi kandıran göz yanılması,
hangisi gözümüzün önünde duran basit bir hile ve hangisi gerçek üçgenine
 bizi sokan ve çıkarmayan birfilm Prestij. Ayrıca filmde
 ünlü bilim adamı Thomas Edison ve onun kadar ünlü olmayan fakat
belkide daha çok ünü hakeden Nikola Tesla'yada değinilmiş. 
Film sonlara doğru hafiften gerçeklikten çıkıp bilimkurgu öğelerine
 yer versede,bunun dozu o kadar iyi ayarlanmış ki seyirciyi hiç rahatsız etmiyor.
Filmde ölen asistanın yerine gelen Scarlett Johansson (Olivia)' da
 güzelliğiyle ve oyunculuğuyla büyüleyerek filmin konusuna tam anlamıyla
 uyum sağlamış.
Sonuç olarak Prestij, İngiliz asıllı yönetmenin 
sürekli kendini tekrar eden Amerikan sinemasına
yaptığı oldukça etkileyici bir sihir olarak nitelendirilebilir.

-Cinerium.com-

Dubai 360 derece dönebilen yapı projesi


Gerçekten mükemmel bir proje.
İnsan beyni ve zekasının sınır tanımamasının bir örneği..

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı


Tüm çocukların bayramı kutlu olsun:)
(resim alıntıdır)

TAVSİYE : Zamanın Ötesindeki Deha Tesla



Zamanın Ötesindeki Deha Tesla
Margaret Cheney
Aykırı Yayınları / Biyografi Dizisi
Adı Edison veya Marconi kadar bilinmese de Nikola Tesla gelmiş geçmiş en büyük mucitlerden biri, hatta birincisi kabul ediliyor. Sırp asıllı, Hırvatistan doğumlu ve ABD vatandaşı olan bu dâhi sayesinde bugün ışıl ışıl aydınlanan kentlerde yaşıyoruz. Ama insanlığın Teslaya borçlu olduğu şey bununla sınırlı değil tabii. Gerçekten zamanının çok ilerisinde yaşayan bir bilim insanı olan Tesla patentinin Marconiye değil kendisine ait olduğunu ancak ABD Yüksek Mahkemesi kararıyla kanıtlayabildiği radyodan televizyona, robotlardan telsiz haberleşmesine, bilgisayardan füzelere kadar bugün gündelik yaşamımızda yer alan pek çok şeyin mucidi veya fikir babasıdır.
Kendisine ait bir evi olmayan, otellerde yaşayan, hiç evlenmeyen ve en iyi dostu ünlü yazar Mark Twain ile güvercinler olan Tesla yirminci yüzyılın ilk yarısında sayısız icat yaptı. Ancak bunları ticari ürüne ve kendisi için bir gelir kaynağına dönüştürmeyi pek umursamayınca inanılmaz buluşları Edison veya Marconi gibi açgözlü tüccar mucitler tarafından çalındı. Ne yazık ki bugün onların adı Tesladan daha çok biliniyor.
Hayallerine bugün bile ulaşılması zor görünen Tesla İkinci Dünya Savaşının ortasında, 1943te öldüğünde çalışmalarını yakından izleyen FBI bütün araştırma notlarına, yayımlanmamış makalelerine el koydu. Daha sonraki yıllarda nükleer teknolojinin geliştirilmesinde ve uzay çalışmalarında değerlendirildiği söylenen bu belgeler üzerinde hâlâ incelemeler sürüyor.
Genç yaşta ABD'ye göç eden bu büyük mucit bilim tarihinde hak ettiği yeri çoktan almıştır ama sıradan insanların da zihninde ve gönlünde hak ettiği yeri almalıdır. Bu kitap bu işin daha fazla gecikmemesine katkıda bulunmak için yazılmıştır.
alıntı yazı(kitap arkası)

22 Nisan 2011 Cuma

filmlerden inciler


Bu açiklanamaz, ama hissedersin.
Hayatın boyunca dünyayla ilgili bazi şeylerin yanlış
olduğunu hissetmişsindir. Ne olduğunu bilmezsin, ama o ordadır; beynine saplanmis bir kıymık parçası gibi...
Seni deli eder...
Morpheus \\\"The Matrix\\\"

yılın çifti

PANASONiC F3 DIJITAL FOTOĞRAF MAKINESi


Özellikleri ve fiyatıyla gerçekten çok güzel bi ürün.
Fotoğraf Hassasiyeti 12.0 MegaPiksel
Çözünürlük: 4000 x 3000
Optik Zoom : 4X
Digital Zoom Kamera: 4X
LCD Ekran: 2.7''
Video Çözünürlüğü : 1280 x 720 - HD
Video Yakalama Hızı : 30 fps
Ön Bellek : 46 MB
Mobil Bellek : SD Secure Digital /SDHC/SDXC
Pil Çeşidi : lithium-iyon batarya
Ağırlık : 132 Gr.
fiyat: 180-210 tl arası

En Hızlı İnternet Tarayıcı


Google Chrome rakiplerinden epey önde lider konumda. Gerek hız, gerek eklentiler ve diğer özellikleriyle gerçekten mükemmel bir kullanış sunuyor.

Yeşilçam zombileri:)

İşte buda bizim zombi filmimiz. Dikkatle izleyin:)

angry birds trailer

Çok eğlenceli bir pyun. Pc iphone vs. gibi çeşitli sürümleride bulunmakta.

Charli Chaplin Oscar Töreni

Konya Bosna Hersek Mahallesi Şekilleniyor

Konya'da Selçuk ve Mevlana üniversitesindeki öğrencilere ve ailelere ev sahipliği yapan Bosna Hersek mahallesinde yapılanmalar hızlandı. Gençlik merkezinden sonra yapılan outlet tarzı 2 yeni yapı daha bitme aşamasında. Böylece yeni bir sinmeayla birlikte birçok alternatif öğerncileri bekliyor olacak.

Vatan Bilgisayar İndirimleri

VAtan' da indirimler devam ediyor. En son Casper dizüstü bilgisayarlarda yüzde 30 indirm vardı

New York'ta Beş Minare, Birde Amerikan Bayrağı?

New York'ta Beş Minare filminde ekrana gelen Amerikan bayrağına anlam veremedim.


Özel Arama

25 Şubat 2011 Cuma

robin hood



Robin Hood
Gladiator,American Ganster gibi muhteşem dönem filmlerine imza atmış usta yönetmen Ridley Scott ile vazgeçilmez
oyuncusu Rossel Crowe'dan 13.yüzyıl İngiltere'sinde geçen sıradan başarılı bir askerin bir kahraman oluşunun
hikayesi Robin Hood.
Robin (Russell Crowe), İngiltere kraliyet ordusunun yetenekli ama basit askerlerinden biridir.Aslan yürekli Richard
için Fransızlarla savaşmaktadır ve kendi için yaşamaktadır. Yine bir savaş esnasında kral basit bir aşçı tarafından
öldürülür, ordu dağılır. Robin ve ona saygı duyan birkaç arkadaşıda ayrılarak kendilerine yeni bir hayat çizmek için
yollara düşerler. Bu sırada ölen kralın tacı şövalyeler tarafından kralın annesine götürülmektedir. İngiliz kraliyet
ailesi sızmış bir casus Fransızlarla işbirliği içindedir ve tacın getirildiği yolu düşmana haber verir. Fransızlar pusu
kurup tacı almaya çalışırlar fakat ordan geçen Robin ve arkadaşları tarafından mağlup edilirler.İngiliz şövalyelerinden
biride ölmek üzeredir,ve Robin'den bir istekte bulunur. Kılıcı onun için çok değerlidir ve babasına geri götürülmelidir.
Bundan sonra Robin; yaşamın, karnını doyurmak için şavaşmaktan çok daha fazlasını keşfedecektir. Gittiği kasabada ölen
şövalyenin karısına (Cate Blanchett) aşık olur.Kasabadaki şerifte adaletsizdir ve vergiler halkı perişan etmektedir.Bir
yandan İngiltere iç savaşa itilirken diğer yandan bunu faketmeye başlayan insanlar vardır.Robin ve arkadaşlarıda bunlardan
bazılarıdır.


Robin ve arkaşları şerif gibi insanlarında işin içinde olduğunu gördüklerinde
kendi yöntemleriyle kötülerden çalmaya ve fakirlere vermeye başlar. Ve yavaş yavaş aşkı,
acıyı ve liderliği öğrenmeye başlayacak,kimseyi umursamayan,hayatı boyunca kalbini oldukça az kullanan bu adam, çoğunun
saygı duyacağı bir kahramana dönüşecektir.
Ridley Scott yine başarılı bir sanat yönetmenliğinin oluşmasını sağlamış bu filmde. 13.yüzyıl atmosferi içine seyirciyi
çeken film, 2buçuk saatlik süre boyuncada bunu sürdürmeyi başarıyor. Oyunculuklarda gayet yeterliydi. Oyunculuk seçimleri
bakımından da başarılı bulduğum filmde Cate Blanchett hem oyunculuğu hemde güzelliğiyle yine harikalar yaratmış.Russel
Crowe Robin Good olarak gayet uyumlu bir çizgi çiziyor film boyunca.
Film herşeyiyle güzel gidiyor ve genel anlamda istenileni veriyor. Birde şu İngiliz üstünlüğü mesajı alttan alttan
verilmeye çalışımasaymış iyi olurmuş. Filmi izlerken genelinde tarafsız izlenimi vererek ilerliyor fakat yer yer İngilizler'in
safına kayıyor ve buda eksi bir yön. Ve son bir bilgi daha. Film Robin Hood'u anlatmıyor,Robin Hood'un hayatının
öncesini anlatıyor.

13 Ocak 2011 Perşembe

bir haftam nasıl geçiyor???!

gün1:sabah uyan,okula git,eve gel,biraz uyu,yemek ye,fim izle,izle,izle,yat
gün2:sabah uyan,okula git,sevgilimle buluş(en güzel kısım),yemek ye,akşam eve gel,yat
gün3:sabah uyan,okula git,eve gel,biraz uyu,yemek ye,fim izle,izle,izle,yat
gün4:sabah uyan,okula git,sevgilimle buluş(en güzel kısım),yemek ye,akşam eve gel,yat
gün5:sabah uyan,okula git,eve gel,biraz uyu,yemek ye,fim izle,izle,izle,yat
gün6:öğlen uyan,kahvaltı,sevgilimle buluş(en güzel kısım),yemek ye,akşam eve gel,yat
gün7:öğlen uyan,kahvaltı,film izle,yemek ye,film izle,yat...

12 Ocak 2011 Çarşamba

konya'da vizyon filmleri kule14-21 ocak 2011









affedilmeyen


Clint Eastwood modern dünyadaki saplantıları, aşkı, sadakati, korkuyu ve mutluluğu mükemmel bir şekilde harmanlamış Unforgiven'da. Western filmi olması,1800lerde geçmesi ve 90lı yılarda yapılmış olması asla sizi yanıltmasın. Gerçekten tam anlamıyla bu işi bu filmde yine kıvırmış Clint Eastwood.Karısı ölmüş,eski azılı haydut(Clint Eastwood)-şimdi aile babası ve gayet sıradan bir çiftçi- kendi köşesine çekilmiş,2 çocuğuyla zar zor geçinmektedir.Paraya ihtiyaç duyduğu bir anda,kelle avcısı olduğunu iddaa eden ama pek benzemeyen bir gencin ziyaretiyle hayatı tekrar farklılaşabilecekmidir?Başına ödül konmuş 2 kişinin peşindeki genç çiftçiye eski günlerini ve para teklif eder.Çiftçi geçmişini silmiş,karısı sayesinde gayet düzgün bir hayata sahip olmuş,o öldükten sonra bile hala ona çok sadıktır.Ama yinede hayır diyemez.Paraya ihtiyacı olduğu için mi bu işi kabul eder yoksa geçmişini mi özlemektedir..Eskisi gibi değildir çiftçi,silah kullanmakta bile zorluk çekmektedir,epey yaşlanmıştır.GEnce önce hayır der ama sonra peşinden gider. Ve peşinden giderkende eski ortağını (Morgan Freeman) ziyaret eder ve onuda yanına alır.Aradıkları 2 kişiden biri bir fahişenin yüzünü kesmiştir,fahişeler tarafından başlarına ödül konmuştur.Sarhoşken bunu yapan iki arkadaşta pişmandır.Ve bunların yaşadığı kasaba şerifide oldukça katıdır,kurallara bağlılığı vardır ve kuralları uygulamak uğruna gerekirse herkesi bir kenara itmeye karalıdır.
Günümüz dünyasıyla hikaye olarak farklı görünsede aslında aynıdır.Kuralların sorgulanmadığı bir zaman, acıma duyguları körelmiş,ordan oraya hareket eden iyi ve kötü adamlar,özlemler, ilk deneyimler..Her insanın içindeki iyi ve kötü kısmın bir anda uyanıp tekrar uykuya dalabilmesi.Ve yine aynı şeyin peşindeki koşuşturmalar,ölümler ve kaybolan hayatlar:para...

11 Ocak 2011 Salı

sinema ve yaşam

   Sinemanın hayatımızda herzaman bir yeri olmuştur.Bizi kimi zaman hüzne boğmuş kimi zaman güldürmüş,bazen düşündürmüştür.Yeri gelmiş aklımıza oyunlar yapmış,bizi binbir bilmecenin içine sokmuş,finalinde ağzımızı açık bırakmıştır.Bittiğinde üzüldüğümüzde olmuştur,zamanın nasıl geçtiğini anlayamayıp 'ne çabuk bitti ya'dediğimizde.'Bitsede gitsek' diye kıvrandırdığı da olmuştur bazen.Canımızın en sıkkın olduğu bir zamanda yüzümüze gülümsemeyi de koymuştur,neşeyle dolu bir anımızda hüznüde estirmiştir salonda,acıyı da.Küçük bir çocuk için en büyük süprizde olmuştur,ağzı kulaklarında koşturmuştur küçüğü,babasının boynuna atlamış,öpmüştür birçok kez.Sevgililerin gizli gizli buluşup öpüştüğü bir yerde olmuştur sinema,kolkola girip ayrı çıkanlara şahitlik eden yine sinema.Küs anne babayı barıştırmak için bir şansta olmuştur arada,bir dram filmi oynar o sırada;anne dayanamaz ağlar.Baba kızgındır anneye,ama görünce gözlerinden düşen bir damlayı,erir içi,sarılır sevdiğine,yirmi yıllık hayat arkaşına..İşte sinema hayatın aynadaki yansımasıdır,ağlatır,güldürür,hüzne boğar,mutluluk aşılar,şahitlik eder hergün binlercesine.Ayrılanlara,barışanlara,küsenlere,dostluklara,sevgiye,acıya..

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

ShareThis